Kıraat, Mukabele, Okuma
Kur’ân-ı Kerim’i tecvîd kurallarına ve tekniğine uygun olarak okumak demektir. Kur’ân-ı Kerim, üç mertebe üzere okunur: Bunlar; tahkîk, tedvir ve hadr’dır. Ülkemizde okunan kıraat, kıraat imamlarından
Kur’ân-ı Kerim’i tecvîd kurallarına ve tekniğine uygun olarak okumak demektir. Kur’ân-ı Kerim, üç mertebe üzere okunur: Bunlar; tahkîk, tedvir ve hadr’dır. Ülkemizde okunan kıraat, kıraat imamlarından
Kur’ân’ı hatalı olarak okumaya “lahn” denir.Sözlükte kıraatte hata etmek, başkasının anlayamayacağı şekilde konuşmak, irapta hata ederek konuşmak, lehçe, lügat, dil, makam, nağme, melodi, ses ve
Kur’ân meâli, basit anlamda Kur’an’ı oluşturan sure ve ayetlerin tümünün Arapça dışında bir dile tercüme edilerek açıklanmış halidir. Arapça kökenli bir kelime olan “meâl”; “meydana
İslam dininin en temel ibadetlerinden birisi olup, Kur’an-ı Kerimde Arapça haliyle “صلاة ” kullanılırken, Türkçeye Farsçadan “ﻧﻤﺎﺯ” olarak geçmiştir.(ﻧﻤﺎﺯ) i. (Fars. nemāz) İslâm dînince belli
Hizb, Kur’an-ı Kerim’in bölümlere ayrılmasını ifade eder. Sözcük anlamı olarak grup, bölük demektir.Sahabe döneminden günümüze Kur’ân-ı Kerim’i belli bir düzen ve intizam içerisinde okuyan Müslümanlar,
“örtmek, mühürlemek, bir şeyi tamamlayıp sonuna ulaşmak” anlamlarına gelir.Hatim, Kur’an-ı Kerim’i Fatiha suresinden, Nas suresine kadar baştan sona ezberden veya yüzünden okuyup, bitirme durumunu ifade
Istılah’ta Kur’ân’ın otuza bölünmüş parçalarından her birine “Cüz” denir.“Cüz” Arapça kökenli olup, “parça, pay, hisse ve bölüm” anlamına gelmektedir. Kur’an-ı Kerim‘in cüzlere bölünmesi, okumayı ve ayetlerle
Kâinatı yaratan ve idare eden en yüce varlık.Allah, tek ve Bir olan Yaratıcımızın özel adıdır. Her şeyin Yaratıcısı ve sahibidir. Hiçbir şeye muhtaç değildir. Eşi,
Cem’u’l-Kur’ân, Kur’an’ın toplanıp mushaf haline getirilmesi demektir. Kur’an-ı Kerim’in ilk ayetleri Hz. Peygamber efendimiz’e (sav) indiğinde ince ve yassı taşlarla birlikte kaburga kemiklerine ve derilere,
İslam dininin kutsal kitabı Kur’an-ı Kerim’in her tümcesine “Ayet” ismi verilmektedir.Sözlükte “açık alâmet, işâret, emâre, iz ve nişâne” demektir. Çoğulu ây ve âyât’tır. Allah’ın varlığına
© 2022 Rastgelelik Kavramsal Veri Arama Motoru